Şimşek piyasaları sakinleştirmeye çalışırken iki ayda yarım trilyona yaklaşan bütçe açığıyla yılsonu hedefi şaştı

Haber - Analiz: Zülfikar DOĞAN
(ANKARA) - Siyasete yönelik 19 Mart operasyonlarıyla ağır hasar alan dezenflasyon programını toparlamaya çalışan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in banka yöneticileriyle yaptığı toplantıda önümüzdeki hafta olası yeni gelişmelerle döviz ve para piyasalarında yaşanabilecek daha sert dalgalanmalara karşı temkinli olunması, programa destek verilmesi istendi.
Mehmet Şimşek, yangın yerine dönen piyasaları sakinleştirmek için peş peşe sosyal medya paylaşımlarıyla programa güven çağrısında bulunurken, maliye politikalarında baştan beri süren aksamalar şubat ayı bütçe gerçekleşme rakamlarıyla daha da sorunlu hale geldi.
Banka yöneticileriyle bir araya gelerek Merkez Bankası’nın gerekirse elindeki tüm parasal silahları kullanacağını bankacılara ileten Bakan Şimşek’in bütçe üzerindeki kontrolünün giderek zorlaştığını gösteren rakamlar iki ayda yılsonu hedeflerinin şaştığını gösterdi.
İki ayda faize 303 milyar TL ödendi
Orta Vadeli Program (OVP) hedefleriyle uyumlu hazırlandığı vurgulanarak TBMM’den geçirilen 2025 bütçesinin, OVP hedeflerinde olduğu gibi daha yılın ikinci ayında her açıdan iflas noktasına geldiği şubat ayı bütçe gerçekleşme verileriyle ortaya çıktı.
Ocak ayında 139 milyar TL olan bütçe açığı şubatta yaklaşık üç kat artarak 310 milyar TL’ye yükseldi. Bu yılın ilk iki ayındaki bütçe açığı 449 milyar TL’ye ulaştı. 2025 bütçesinde 1,9 trilyon TL olarak öngörülen yılsonu bütçe açığının yaklaşık dörtte biri iki ayda gerçekleşti. Şubat rakamları bütçe açığının yılsonunda hedefin oldukça üzerine çıkacağını, yüksek faizle borçlanma ihtiyacının artacağını ve bütçe açıklarının yansımasıyla enflasyonun da yükseleceğini gösteriyor.
2025 yılı için 14,7 trilyon olan gider kaleminin 2 trilyon lirayı aşan kısmı iki ayda harcanırken, 12,8 trilyon TL tutarında hedeflenen bütçe gelirlerinde ise iki ayda 1,6 trilyonluk gelir sağlanabildi. Şubat ayında bütçe gelirleri sadece 723 milyar TL oldu. Böylece şubatta sadece bir aydaki bütçe açığı 310 milyar TL’ye yükselirken kalan 10 ayda bütçe açığındaki artışın daha da hızlanacağı anlaşılıyor.
Memura, emekliye, yüzde 15 zam verilirken iki ayda faize ödenen tutar yüzde 149 arttı
Şubat ayında bütçe giderlerindeki yüzde 50’yi aşan artış 2024 yıl sonu enflasyonunun üzerinde. Bu da tasarruf söylemlerinin sadece kâğıt üzerinde ve sözde kaldığını, özellikle kamu harcamaları, mal ve hizmet alımlarında kısıntıya gidilmediğini gösteriyor. Dolayısıyla Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in iki yıldır para, faiz ve kur politikalarıyla yürütmeye çalıştığı dezenflasyon programına maliye cephesinden herhangi bir destek ya da katkı gelmediği, harcamalardan ve ''itibardan tasarrufa'' Bakan Şimşek’in gücünün yetmediği anlaşılıyor.
Yılbaşında düşük tutulan memur ve emekli maaş zamlarıyla personel giderleri ve SGK devlet prim ödemelerine ilişkin giderlerdeki artış geçen yıla göre sınırlı düzeyde kalırken, faiz giderlerindeki artış olağanüstü düzeylerde gerçekleşmiş. İlk iki aydaki faiz ödeme tablosu şimdiden 2025 bütçesinde geçen yıla göre yüzde 155 artırılarak 1 trilyon 950 milyar liraya yükseltilen faiz giderleri ödeneğinin bu artışa rağmen ciddi şekilde aşılacağını gösteriyor.
Şubat ayında 139,7 milyar TL olan faiz ödemeleri geçen yılın aynı ayındaki 54,8 milyar liralık faiz ödemesine göre yüzde 149 artış anlamına geliyor. Ocak ve şubatta iki aylık faiz ödemelerinin toplamı ise 302,7 milyar TL. Bu tutar geçen yılın ocak-şubat dönemine kıyasla iki aylık faiz giderinin yüzde 72 arttığını gösteriyor. Buna karşılık bütçe gelirlerinde ücretli-maaşlılardan yapılan gelir vergisi kesintisinden elde edilen gelir iki ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 90 artmış. Şirket, holding ve bankalardan kesilen Kurumlar Vergisi gelirleri ise geçen yılın yüzde 16 altında kalmış. Dolayısıyla devlete faizle borç verenler yüz milyarlarca TL faiz alarak bütçenin kaymağını yerken, bütçenin yükü büyük ölçüde ücretli, çalışan kesimlerin sırtında. İki aylık faiz gideri iki aydaki toplam harcamaların yüzde 14,5’una karşılık geliyor. Maaş zamlarından, emekli aylıklarından, sosyal harcamalardan kısılan paralar kat kat fazlasıyla faiz giderlerine harcanıyor. İki ayda faize ödenen para, milyonlarca memur, sözleşmeli ve kamu personeline yapılan ödemelerle yarışır durumda.
Faiz dışı açık büyüyor, borçlar yeni borçla ödeniyor
Maliye politikalarında faiz dışı fazla ilkesi, yerini faiz dışı açığa bırakmış durumda. Bu da bütçe gelirleri yeterince artmadığı, harcamalar kısılmadığı için kamu borç ödemelerinin yüksek faizle ve daha fazla yeni borçlanmayla yapıldığını gösteriyor.
Buna bağlı olarak kamu borç stokundaki artış olağanüstü düzeylere ulaşırken, borç stokundaki faiz ödemeleri tutarı ana para ödemelerinin iki katına ulaşmış durumda. İki ayda pek çok ödenek kaleminde ciddi sapmalar yaşanan 2025 bütçesinin sergiledi tablo, yıl ortasında ek bütçe ihtiyacının gündeme gelmesi ihtimalini yükseltiyor.