Şişli Belediye Başkanı Şahan: “Kontrolünü kaybetmiş bir güç, eninde sonunda kendi yarattığı koşullara yenilir”

(İSTANBUL) Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan, İBB Meclisi'nde yaptığı konuşmada CHP’li belediyelere yönelik operasyonları eleştirdi. Şahan, “Milletimizin gerçek gündemi olan yoksulluğu konuşmamız gerekirken, bu kürsüde halkımızın iradesine sahip çıkmayı konuşmak zorundayız. Ne yazık ki bugünlerde bizi sürekli adliye önüne toplayarak çalışamaz hale getirmeyi amaçlayan bir anlayış var. ‘Adliye önü’ diyorum ama burada mesele adaletle, yargıyla asla alakalı değil. Burada bir adalet mekanizması işlemiyor" dedi. Şahan, "Kontrolünü kaybetmiş bir güç, eninde sonunda kendi yarattığı koşullara yenilir. Zalimin zulmü arttıkça, sonu yakındır. Eğer ısrarla direniyorsak da bilin ki zafer yakındır." ifadelerini de kullandı.
Şişli Belediye Başkanı Şahan, bugün gerçekleştirilen İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi Mart Ayı Toplantısı’nda konuştu. Belediye Başkanı olarak ilk kez meclis kürsüsünde geçen kasım ayında söz aldığını ve o gün İstanbul’un bütçesinin yanı sıra kayyum uygulamaları hakkında konuştuğunu anımsatan Şahan, bugün de hizmet ve icraatler yerine hukuksuzlukları konuşmak zorunda kaldığını söyledi. Şahan şunları söyledi:
“Milletin gerçek gündemi olan yoksulluğu konuşmamız gerekirken, halkımızın iradesine sahip çıkmayı konuşmak zorundayız”
“Ne yazık ki çoklu krizler ortamında geçim derdini konuşmamız gerekirken, bu kürsüde yargının siyasallaşmasını konuşmak zorundayız. Milletimizin gerçek gündemi olan yoksulluğu konuşmamız gerekirken, bu kürsüde halkımızın iradesine sahip çıkmayı konuşmak zorundayız. Ne yazık ki bugünlerde bizi sürekli adliye önüne toplayarak çalışamaz hale getirmeyi amaçlayan bir anlayış var. ‘Adliye önü’ diyorum ama burada mesele adaletle, yargıyla asla alakalı değil. Burada bir adalet mekanizması işlemiyor.
“İstanbul İttifakı, büyük bir eşit yurttaşlık hamlesidir”
Oysa bu gündemlere boğulmadığımızda, potansiyelini doğru yönettiğimizde harikalar yaratacağımız bir ülkede yaşıyoruz. İstanbul, son 6 yıldır olduğu gibi doğru yönetildiğinde, yalnızca Türkiye’nin değil, tüm dünyanın gözbebeği olabilecek bir potansiyele sahiptir. Nitekim, 2019’da İstanbullu bunu gördü. Ekrem başkan, İstanbul’un rızasını o günden bugüne tam 3 kere aldı. Biz bunun adına o gün İstanbul İttifakı dedik. İstanbul İttifakı; büyük bir eşit yurttaşlık hamlesidir
“‘İstanbul ittifakını’ hep birlikte ‘Türkiye İttifakına’ dönüştürdük”
İstanbul’un eşitleyen, güven veren yerel yönetim iklimini tüm Türkiye’ye yaydık! Ülkemizi çatışma ikliminden çıkarmak için sorumluluk aldık. Kutuplaştırmayan, kapsayıcı siyasetin önünü açtık."
Şişli Kaymakamlığı’nın ilçede 3 günlük eylem yasağı kararı
Suriye'deki 'katliamlara' ilişkin de konuşan Şahan, “Alevi Dernekleri Federasyonu, Suriye’deki katliamlara karşı mazlumların sesi olmak istiyor. Kardeşlerimizin acısını paylaşmak istediler birden ‘marjinal grup’ ilan edildiler. Lazkiye’deki kardeşimizin acısı da bizim acımızdır. Gazze’deki mazlumun gözyaşı da bizim gözyaşımızdır. Alevilere ‘marjinal’, Kürtler ‘terörist’, sizden olmayan herkese ‘hırsız’ dediniz. Ötekileştirdiniz. Kent lokantasına giden adama soruşturma açtınız. Sokakta konuşan vatandaşı tutuklandınız. Artık millet bu kadar düşman diline ‘yeter’ diyor." dedi. Şahan şöyle devam etti:
“Davamız, ülkeyi gelirde, refahta, yaşam memnuniyetinde eşitlemek”
"Fakat biz, geleceğe dair umutları söndürmek isteyenlere inat, 72 millete bir nazarda bakan bir anlayışla buradayız. Mücadelemizde kararlıyız. Bizim davamız, bu ülkenin haritasını gelirde eşitlemek, refahta eşitlemek, yaşam memnuniyetinde eşitlemektir. Gelecek hayalinde eşitlemektir. Bu ülkenin bayrağının altında yaşarken, tüm yurttaşlarımızı özgürlükte eşitlemektir. Bizim davamız, ötekileştirmeden, Türk, Kürt, Alevi, Sünni, bu ülkenin tüm evlatlarının eşit, özgür ve umutlu olmasıdır. İşte bu dava için, 23 Mart, çok kritik bir eşik… Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye'nin Cumhurbaşkanı adayını tek vücut, yekpare bir güçle seçecek. Rekor katılımla, İstanbul’un muhafız Ekrem İmamoğlu’nu ülkemizin umudu olarak seçeceğiz. Bu umut ülkemizin bu karanlıktan çıkışı olacak. Bu umutla güçlenen iktidarımız, Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı ile Türkiye’yi hak ettiği yere getirecektir. Bugün Ekrem İmamoğlu’na yönelik baskılar, tehditler ve kumpaslar, aslında tüm demokratik değerlere yapılmış bir saldırıdır. Bu bir parti meselesi değildir. Bu halkın seçme hakkını savunma, milletin kararına sahip çıkma meselesidir. Bu kürsüden altını çizerek belirtmek isterim ki Ekrem İmamoğlu yalnız değildir, çünkü arkasında millet vardır, İstanbul vardır, biz yol arkadaşları varız. Birimiz düşerse diğerimiz yetişiriz. Korku duvarlarını yıkıp, halkın iradesine konan engelleri de aşacağız. Tepeden inme kararları reddedip, sistemi, kurumları yeniden kuracağız. Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında, barışı, kardeşliği yeniden yeşerteceğiz.
“Eğer ısrarla direniyorsak da bilin ki zafer yakındır”
Kontrolünü kaybetmiş bir güç, eninde sonunda kendi yarattığı koşullara yenilir. Zalimin zulmü arttıkça, sonu yakındır. Eğer ısrarla direniyorsak da bilin ki zafer yakındır. Yolumuz belli; pusulamız millettir."