TKP'den "Oyunu halk bozar" açıklaması: Bağımsızlık, cumhuriyet, laiklik, eşitlik diyen işçisi, emeklisi, öğrencisi, aydını, yoksul köylüsü her tür oyunu bozar

TKP'den "Oyunu halk bozar" açıklaması: Bağımsızlık, cumhuriyet, laiklik, eşitlik diyen işçisi, emeklisi, öğrencisi, aydını, yoksul köylüsü her tür oyunu bozar

(ANKARA)- Türkiye Komünist Partisi (TKP), Türkiye'de son günlerde yaşanan gelişmelere ilişkin, "İktidara söylüyoruz: Ekonomisi ülkesini değil kendini düşünen küçük bir azınlığın elinde, NATO üyesi, tarikat ve holdinglere tutsak edilmiş bir ülkede sakın bu halkın üzerine 'dış güçler' edebiyatıyla gelmeyin. Dış güçlerin operasyonunu bu sömürücü düzenle püskürtemezsiniz. Halk püskürtür. Bağımsızlık, cumhuriyet, laiklik, eşitlik diyen işçisi, emeklisi, öğrencisi, aydını, yoksul köylüsü her tür oyunu bozar" açıklamasını yaptı.

TKP, AK Parti iktidarının hamleleri ve yaşanan gelişmelere ilişkin açıklama yaptı. Hükümet ve yandaş medyanın "dış güçler Türkiye'ye operasyon çekmek istiyor" iddiasına değinilen açıklamada, asıl sorunun iktidarın kendi politikalarıyla ülkeyi dış müdahalelere açık hale getirmesi olduğu belirtildi. Özelleştirmeler, Büyük Ortadoğu Projesi, Fethullahçılarla işbirliği ve tarikatlara verilen imtiyazların bu duruma örnek olarak gösterildiği açklamada, iddialarının aksine, açlığa terk edilmiş emeklilerin, geleceği çalınmış öğrencilerin ve oy hakkı elinden alınmış yurttaşların dış güçlerle bir ilgisi olmadığı belirtildi.

Türkiye Komünist Partisi'nin "Oyunu halk bozar" başlıklı açıklamasının tamamı şöyle:

"Bir süredir ısrarla vurguladığımız gibi Türkiye’de yönetim krizi giderek derinleşiyor. İktidarın seçme ve seçilme hakkını ortadan kaldırmaya kalkacak kadar çaresizleştiği ve dağıldığı bir an yaşıyoruz. Hükümete ve yandaş medyaya göre dış güçler Türkiye’ye operasyon çekiyor. Açlığa terk edilmiş emeklinin, geleceği çalınmış öğrencinin, oy hakkı elinden alınmış yurttaşlarımızın dış güçlerle işi olmaz. Anadolu insanını kimse satın alamaz, ülkesine ihanet ettiremez. Ama doğru söylüyorlar, Türkiye’ye dış güçler her zaman olduğu gibi operasyon çekmek istiyor. Bilinsin ki Türkiye’yi o operasyonlara kendileri açık hale getirdi. Özelleştirmeler, ülkenin tamamının çokuluslu tekellere ve TÜSİAD’a teslimiydi. Büyük Ortadoğu Projesi, Türkiye’yi emperyalist planların içine yuvarladı. Fethullahçılarla kol kola yaptıkları uydurma operasyonlar, bütün kurumları kökünden sarstı, toplumu teslim aldı. Tarikatlara tanınan imtiyazlar, Cumhuriyet’in kazanımlarından geriye kalanları aldı götürdü.

"Bir avuç zengin bütün zenginliklere el koymuş"

Suriye’ye bulaştılar, ülke İngiliz ajanlarının eline geçti, buna 'zafer' dediler. Ülkenin çok büyük bölümü yoksul ve çaresiz. Bir avuç zengin bütün zenginliklere el koymuş. Bütün bunları yaparken 'ama millet bizi seçiyor' diyorlardı. Şimdi artık millete seçtirmeye de gerek kalmadığına karar verdikleri anlaşılıyor. Yok artık! İktidara söylüyoruz: Ekonomisi ülkesini değil kendini düşünen küçük bir azınlığın elinde, NATO üyesi, tarikat ve holdinglere tutsak edilmiş bir ülkede sakın bu halkın üzerine 'dış güçler' edebiyatıyla gelmeyin. Dış güçlerin operasyonunu bu sömürücü düzenle püskürtemezsiniz. Halk püskürtür. Bağımsızlık, Cumhuriyet, Laiklik, Eşitlik diyen işçisi, emeklisi, öğrencisi, aydını, yoksul köylüsü her tür oyunu bozar."