"Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan hakkında dava açılan akademisyen Çiğdem Bayraktar Ör, tahliye edildi

"Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan hakkında dava açılan akademisyen Çiğdem Bayraktar Ör, tahliye edildi

Haber: ÇAĞATAN AKYOL - Kamera: MEHMET ÇALPAR

(İSTANBUL) - "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan 31 Ocak'tan bu yana tutuklu bulunan Akademisyen Çiğdem Bayraktar Ör'ün yargılandığı davanın ilk duruşması yapıldı. Mahkeme, Ör’ün tahliyesine karar verdi. Avukat Hüseyin Ersöz, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunduklarını da belirterek, "Bu başvuru, 24 gündür Çiğdem Ör’ün tutuklu kalması sebebiyle yapılmış, siyasilerin ağır eleştirileri ya da kaba söz olarak nitelendirebileceğimiz sözleri anlayışla karşılaması gerektiği hususundaki temel prensibe de dayanan bir başvurudur" dedi.

Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım nedeniyle "Cumhurbaşkanına hakaret" iddiasıyla 31 Ocak’ta tutuklanan akademisyen Çiğdem Bayraktar Ör hakkında, 8 yıl 2 aya kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması, Kartal’daki Anadolu Adliyesi’nde 91. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.

Duruşmaya tutuklu bulunduğu Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS yoluyla katılan Ör, soruşturma aşamasındaki ifadesini tekrarlayarak şu savunmayı yaptı:

"Hakaret kastım yoktur. Gazeteciyim. Mesleğim icabı eleştiri olarak yorumlar yazıp paylaşımlarda bulunurum. Mağdura yönelik hakaret suçunu işlediğim iddiasını kabul etmiyorum. Paylaşımın içeriğinde başkaca hususlara da yer vermiştim. Kesinlikle cumhurbaşkanına hakaret kastım yoktu. Sayın Cumhurbaşkanına yönelik, onur şeref ve saygınlığını rencide edecek mahiyette bir husus içermemektedir. Diplomayla ilgili gündem, gerek haber kanallarında gerek sosyal medya mecralarında tartışılmaktadır. Benim de paylaşımım hakaret kasti olmaksızın sadece eleştiri mahiyetindedir."

Diğer paylaşımları da sorulan Ör, "Görseli sosyal medya hesabımda paylaştım ancak bu bir karikatür. Bu karikatürü ben hazırlamadım. Sadece olduğu gibi paylaştım" dedi. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmeyen ve paylaşımların hakaret suçunu oluşturmadığını savunan Ör, tahliyesine karar verilmesini istedi.

Avukat Ersöz: İfade ve basın özgürlüğü kapsamında hakkı bulunmaktadır

Ör’ün avukatı Hüseyin Ersöz de savunmasında, "Müvekkilimin siyaset bilimi ve tarih konusunda uzmanlığı vardır. Bu bağlamda gerek ifade gerek basın özgürlüğü kapsamında eleştiri hakkı bulunmaktadır. Yargıtay içtihatları gereğince siyasilere yönelik ağır eleştiri ve kaba söz mahiyetindeki paylaşımların dahi hakaret olmadığı açıktır. Gündemde mevcut olan konulara ilişkin müvekkilim sadece paylaşım yapmıştır. Siyasi eleştiri paylaşımlarının hakaret suçu unsuru oluşturmadığı göz önüne alınarak tahliyesini ve beraatını talep ediyoruz" dedi.

Duruşma 11 Mart’a ertelendi

Mütalaasını açıklayan savcılık, Ör’ün cezalandırılmasını ve tahliyesini talep etti.

Savcılık mütalaasına karşı söz verilen Ör, babasının sağlık durumunun kötü olduğunu, kaçma şüphesinin bulunmadığını belirterek, tahliye talebini yineledi.

Mahkeme, Ör’ün tahliyesine karar vererek duruşmayı, 11 Mart 2025'e erteledi.

"11 Mart’ta mütalaaya karşı savunma yapacağız"

Duruşma sonrasında avukatlar Hüseyin Ersöz ve Enes Ermaner, adliye önünde gazetecilere açıklama yaptı. Ersöz, şunları söyledi:

"Müvekkilimizin babasının, o tutuklandıktan sonra sağlık durumunun ağırlaşması ve Bursa Şehir Hastanesi’nde entübe olması, yoğun bakıma kaldırılmasıyla ilgili bütün bilgileri adli makamlarla paylaşmış olmamıza rağmen ne yazık ki 24’üncü günün sonunda müvekkilimizin özgürlüğüne kavuşması söz konusu olabildi. Geldiğimiz aşama itibarıyla müvekkilimiz hakkındaki yargılama süreci devam ediyor ama mahkeme tarafından bir tahliye kararı verildi. 11 Mart tarihindeki duruşmada savcılığın esasa ilişkin mütalaasına karşı savunma yapacağız ve müvekkilimizin sosyal medyadaki paylaşımlarının temel itibarıyla ifade hürriyeti ve basın özgürlüğü kapsamında olduğunu ve bunların suç oluşturmadığını, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay içtihatları çerçevesinde bir kez daha anlatacağız. Öyle zannediyorum ki, tahliye kararı cezaevi müdürlüğüne ulaşmıştır. 1-2 saat içerisinde de yine müvekkilimiz Çiğdem Bayraktar Ör’ün Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan tahliyesini bekliyoruz."

"Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yaptık"

Avukat Hüseyin Ersöz, duruşma öncesinde, müvekkilinin ifade özgürlüğü ve özgürlük hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunduklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Bu bireysel başvuru, özellikle 24 gündür Çiğdem Ör’ün tutuklu kalması sebebiyle yapılmış bir başvurudur. Siyasilerin ağır eleştirileri ya da kaba söz olarak nitelendirebileceğimiz sözleri anlayışla karşılaması gerektiği hususundaki temel prensibe de aslında dayanan bir başvurudur. Bu çerçevede de Anayasa Mahkemesinin özellikle bu konuyla ilgili ifade hürriyeti ve özgürlük hakkıyla ilgili bir ihlal kararı vermesi talebimizi Yüksek Mahkeme ile paylaştık. Neticede 11 Mart'ta tekrar Anadolu Adliyesi’nde olacağız. Çiğdem Bayraktar Ör de burada özgür bir şekilde olacak. Savunmalarımızı yapacağız. O aşamadan sonra mahkemenin bir beraat kararı vermesi gerektiği hususundaki savunmalarımız sonrasında da kararı bekleyeceğiz."

“Bir gün dahi yatarı olmayan suçtan 24 gündür cezaevindeydi”

Avukat Enes Ermaner de "Müvekkilimiz ceza alsa dahi yatarı olmayacak bir suçtan dolayı 24 gündür tutukluydu. Neyse ki bugün savcı, her ne kadar kendisi için ceza istese de tahliyesini talep etmesi ve mahkemenin tahliye kararı vermesi sonucu tahliye edildi. Burada bizim müvekkilimizin bu 24 gün cezaevinde kalmış olmasının, bir gün dahi yatarı olmayacak olmasına rağmen kendisine uygulanmış bir kötü muamele olduğunu düşünüyoruz. Bu nihayet sona erdiği için mutluyuz. 11 Mart’ta yapılacak karar duruşmasında da müvekkilimiz hakkında beraat kararı verilmesini biz talep edeceğiz. Sayın mahkemenin de bu yönde karar vermesini umut ediyoruz" diye konuştu.