DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları: “Milletvekili grubu ve MYK üyelerimizle beraber yarın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret edeceğiz”

(DİYARBAKIR) - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasına tepki göstermek amacıyla yarın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret edeceklerini ifade ederek, “MYK'mızda aldığımız karar yarın içinde benim de olduğum bir heyetle birlikte bir kalabalık milletvekili grubu ve MYK üyelerimizle beraber yarın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret edeceğiz. Orada olacağız. Tepkimizi oradan da göstereceğiz” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da arasında bulunduğu bürokrat, iş insanı, gazeteci ve çok sayıda kişinin bu sabah saatlerinde düzenlenen operasyonla gözaltına alınmasına yönelik tepkiler sürüyor.
Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu Diyarbakır’da olağanüstü toplanarak gelişmeleri ele eldı. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin Diyarbakır İl Başkanlığı binasında başkanlık yaptığı MYK toplantısının ardından açıklamada bulundu.
‘Bu yaşanan sürecin yargı eliyle gerçekleşen bir siyasi darbe olduğunun altını bir kez daha çiziyoruz’
Hatimoğulları, yarın kalabalık bir grup milletvekili ve Merkez Yürütme Kurulu üyeleriyle birlikte İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret edeceklerini ifade ederek, “Bugün sabah uyandığımızda bir operasyonla daha karşı karşıya olduğumuzu gördük. Bu sefer İstanbul Büyükşehir Belediyesi hedefteydi ve Sayın Ekrem İmamoğlu ile birlikte 100'ü aşkın insanın olduğu bir listeden bahsedildi. Çok sayıda gözaltının yaşandığını öğrendik. Bu gözaltıların içinde belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, sanatçılar gazetecilerin olduğunu öğrendik. Bu durumu bugün nevruz alanında tepkimizi ortaya koyduk. Bu durumu kınadığımızı belirttik. Bugün de yine akşam üzeri MYK'mızı olağanüstü toplantıya çağırmıştık. Olağanüstü MYK'mızı Diyarbakır'da gerçekleştirdik ve bugün bir kez daha bu yaşanan süreci asla kabul etmediğimizi, bu yaşanan sürecin yargı eliyle gerçekleşen bir siyasi darbe olduğunun altını bir kez daha çiziyoruz. Bugün MYK'mızda aldığımız karar yarın içinde benim de olduğum bir heyetle birlikte bir kalabalık milletvekili grubu ve MYK üyelerimizle beraber yarın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret edeceğiz. Orada olacağız. Tepkimizi oradan da göstereceğiz” diye konuştu.
‘Demokratik mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz’
Demokratik mücadelelerini sürdüreceklerin dile getiren Hatimoğulları, şöyle konuştu:
“Şunu bütün Türkiye halkları bilmeli ki bizler demokratik toplum anlayışımızı ve Öcalan'ın gerçekleştirmiş olduğu Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı, 85 milyon yurttaşımızın demokratik bir zeminde ortak yaşamı tesis etmenin çağrısıdır. Bu çağrı asla ve asla yargı eliyle gerçekleşen bir darbeyi, yargının siyasiler üzerinde bir sopa olarak sallandırılmasını, demokrasinin kılıcı gibi sallandırılmasını asla kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. Bu anlamı demokratik mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Sürdüreceğiz ki demokratik mücadelemizin bütün tıkanan damarları açılsın. Bu mücadelemizi sürdüreceğiz ki demokratik bir Türkiye'ye hep birlikte sahip olalım.”
'Bir kent uzlaşısına dava açıldığını biz ilk kez görüyoruz'
Ekrem İmamoğlu hakkında açılan kent uzlaşısı soruşturmasına da değinen Hatimoğulları, bunun kabul edilmez olduğunu dile getirerek, “Kent uzlaşısı hedeflenmektedir. Aslında bu süreç Esenyurt Belediye Başkanı'na yapılan operasyon ve tutuklaması süreciyle başladı. Akabinde kent uzlaşısı kapsamında çok sayıda insanımızın HDK dosyası açılarak kendilerinin tutuklandığını biliyoruz. İçinde belediye meclis üyelerinin olduğu çok sayıda insan. Bunu kabul etmek mümkün değil. Kent uzlaşısı seçimlerde sağlanmış bir uzlaşıdır ve kent uzlaşısı bir kentteki bütün dinamikleri bir araya gelerek ortak bir şekilde oluşturmuş oldukları bir uzlaşıdır. Bu uzlaşıya orada bir Kürt kendini temsil edemez. Orada bir Diyarbakırlı, bir Vanlı kent uzlaşısında yer alamaz gibi bir yaklaşımı biz asla kabul etmiyoruz. O yüzden kent uzlaşısı hedeflenerek Sayın İmamoğlu'yla ilgili de açılacak olan dosyaların buraya bağlanmak istendiğini de bugün yapılan savcılığın yapmış olduğu açıklamada bizler, bir kez daha görmüş olduk. Bunu kabul etmek mümkün değil. Bir kent uzlaşısına dava açıldığını biz ilk kez görüyoruz. Hem Türkiye'de hem bütün dünyada. Uzlaşmaya bir dava açıldığını biz ilk kez görüyoruz ve uzlaşmaya dava açan bir anlayış asla demokrasiyi temsil edemez. Böyle bir yargının demokratik ve bağımsız bir yargı olduğundan bahsedilemez. Bunu asla kabul etmiyoruz. Bunun karşısında her zeminde bunun karşısında olduğumuzu ve olacağımızı, mücadelemizi vereceğimizin altına bir kez daha çizmek istedim” ifadelerini kullandı.
'Biz her daim demokrasi mücadelesinin sadece dayanışmacısı değil, tam da içinde olduk'
DEM Parti’nin dün diploma iptali, bugün de Ekrem İmamoğlu'nun bugün de gözaltına alınmasına karşı tepkisini en yüksek düzeyde ortaya koyduğunu aktaran Hatimoğulları, “Ancak bu konuda yine meraklı olan Türkiye kamuoyunda, bu konuda tedirgin olan, sosyal medyada farklı mesajlar paylaşan, farklı görüşler paylaşan kesimlere biz şunu söylemek isteriz. Öcalan ile yaptığı çağrı ve kendisinin biz İmralı'dayken bizlere bu çağrının ne anlama geldiğini, neyi hedeflediğini ifade ettiğinde 'Bu çağrı en başta barışı hedefler. En başta toplumsal barışı hedefler' dedi. Ve '85 milyon yurttaşımızı ilgilendirir' dedi. 'Kürt'e demokrasi, başkasına demokrasi yok'diye bir anlayışı asla kabul etmem' dedi. Bugün Kürt'e gelecek olan demokrasi Türk'e de Rum'a da bütün farklı halklardan ve inançlardan insanlara da Alevilere de demokrasi anlamı taşır. Bu çağrının anlamının yine Öcalan'ın kendi ifadesiyle söylüyorum. 85 milyon dostumuzun demokratik bir toplumda yaşayabilmesi için şu anda Türkiye'de yaşanan antidemokratik uygulamaların son bulması ve demokratik bir toplumu hep birlikte inşa etmemizin kapılarını açmayı hedefleyen bir çağrıdır. O nedenle biz ilkesel olarak DEM Parti bugüne kadar kurulduğu günden geçmiş geleneklerimizle birlikte ifade edecek olursak biz her daim demokrasi mücadelesinin sadece dayanışmacısı değil, tam da içinde olduk. Tam da kalbimde oldum. Öyle olmaya da devam edeceğiz" şeklinde konuştu.