İzmir’de ‘demokrasi nöbeti’ 4. gününde... CHP İzmir İl Başkanı Aslanoğlu: "Korkutmaya, sindirmeye çalışanlara inat ayaktayız"

(İZMİR) - CHP’nin cumhurbaşkanı aday adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından CHP İzmir İl Başkanlığının başlattığı ‘demokrasi nöbeti’ 4'üncü gününde Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen mitingde konuşan CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, iktidara seslenerek “Montaj videolarla Ekrem Başkan’ı arkadaşlarını seçimin dışına atmaya, saf dışı bırakmaya çalışıyorlar. Bu millet artık gerçeği görüyor. Sizin yalanlarınıza karnı tok. Korkutmaya, sindirmeye çalışanlara inat ayaktayız” dedi.
CHP’nin cumhurbaşkanı aday adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilip gözaltına alınmasının ardından CHP İzmir İl Başkanlığının başlattığı ‘demokrasi nöbeti’ 4'üncü gününde de devam etti.
Nöbet kapsamında CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve il örgütü, Konak’ta bulunan Lozan Meydanı’nda bir araya gelerek Cumhuriyet Meydanı’na yürüdü. Yürüyüşe; CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, Manisa milletvekilleri Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu ile Bekir Başevirgen, Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, önceki İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer, ilçe belediye başkanları, ilçe başkanları, STK’lar, meslek odaları ve sendika temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
“Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz”, “Hak, hukuk adalet” ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganlarıyla Cumhuriyet Meydanı’na yürüyen vatandaşlar, alanda miting gerçekleştirdi.
Mitingde, halka seslenen İl Başkanı Aslanoğlu, erken seçim mesajlarını yineledi.
Aslanoğlu: “Tüm Türkiye ayakta”
Yurdun dört bir yanında devam eden eylemleri hatırlatan Aslanoğlu, CHP’nin ön seçim sandıklarını işaret ederek şunları söyledi:
“Tüm Türkiye ayakta. Tayyip Erdoğan ve arkadaşları sayıyor... Kaç kişi? Daha durun. Yarın ön seçimimiz var. Yarın ön seçimde dayanışma sandıklarını bekliyoruz. Yarın, umudu örgütleyen kaç kişi olduğumuzu demokrasi darbesine ‘Hayır’ diyen kaç kişi olduğumuzu gösterecek misiniz? Dört gündür Ekrem İmamoğlu ve yol arkadaşlarına yapılan hukuksuzluk karşısında hepimiz meydanlardayız. Tüm Türkiye ayakta. Kadınlarımız, Türkiye'nin dört bir yanında ayakta. Ve dört gündür mücadele eden göz bebeğimiz gençlerimiz var. Bir kez daha emniyet güçlerine, kamu yöneticilerine sesleniyoruz. Gençlerimize davranırken lütfen dikkatli olun. O gençler diyor ki ‘Biz varsak umutsuzluk yok.’ Biz varız, biz. O gençler Ekrem abilerim gibi ‘Yolumuz uzun, heyecanımız yüksek, gençliğimiz var’ diyorlar.”
“Bu milletin sizin yalanlarınıza karnı tok”
İktidara seslenen Aslanoğlu, şöyle konuştu:
“Biz meydanları doldururken adaletsizlikle dört gündür emniyette tutulan Ekrem İmamoğlu ve arkadaşları, adliyedeler. Yine uydurulmuş iddialara cevap vermeleri isteniyor. 14 Mayıs’tan seçimlerinin öncesinde piyasaya videolar sokmuşlardı. Videolar için Sayın Cumhurbaşkanı ‘Ama montaj ama şu ama bu’ demişti. Yine montaj videolarla Ekrem Başkan’ı arkadaşlarını seçimin dışına atmaya, saf dışı bırakmaya çalışıyorlar. Bu millet artık gerçeği görüyor. Sizin yalanlarınıza karnı tok. Korkutmaya, sindirmeye çalışanlara inat ayaktayız. O sandık mutlaka gelecek ve millet son kararı verenin kendisi olduğunu, hakimiyetin kayıtsız şartsız milletin olduğunu görecek. Gideceksiniz!”
Yılmaz: “O demir parmaklıklar mutlaka yıkılacak”
Mitingde, meslek örgütleri adına İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz konuştu. Mevcut iktidarın ‘baskı’ politikalarına karşı mücadelenin başarıya ulaşacağı mesajını veren Yılmaz, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye her zaman laiktir ve laik kalacak. Bu değerimize yapılan saldırılara her zaman olduğu gibi bugün, yarın ve daha sonra birlikte, yan yana omuz omuza mücadeleye devam edeceğiz. Hiç kimsenin korkusu ve şüphesi olmasın. 1919’da Samsun'da emperyal güçlere ve onun ülkemizdeki işbirlikçilere karşı başlatılan savaş bugün devam ediyor. 35 yıl önce diplomasını alan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu'nun diplomasını bir günde haksız ve hukuksuz olarak geri aldılar. Hak, hukuk, adalet diyoruz. Bunun için söylüyoruz. Hak, hukuk, adalet mücadelesi hiçbir zaman vazgeçmediğimiz ve vazgeçmeyeceğimiz mücadelenin en temel öznesidir. Çünkü hakkın, hukukun ve adaletin olmadığı yerde istibdat, faşizm, baskı ve zulüm vardır. Türkiye Cumhuriyeti bugün dört yanı demir parmaklıklarla çevrilmiş koskoca bir cezaevidir. Hiç kimse korkmasın. İzmir'in dağlarındaki çiçekler açmaya devam ederken o demir parmaklıklar en yakın zamanda hep birlikte yan yana mücadeleyle mutlaka yıkılacak. Muktedir bugün hukuku, toplumu dizayn etmek için bir sopa olarak kullanıyor. Sadece muhalif olmak, ötekileştirilmek, bir gece sabaha karşı derdest edilmek için yeterli. Bugün hukukun üstünlüğüne inanan, insan haklarına inanan, insan haklarını savunan, adaletten yana tavır alan çevreye, kadına, çocuğa inancı ne olursa olsun birlikte yaşama iradesine inanan herkese karşı ciddi bir saldırı var. Bu saldırının temeli, hukuku bir argüman olarak kullanan, insanları evine hapsetmeye çalışan bir anlayış. İstiyorlardı ki onların cümlelerini kuralım, onlar gibi düşünüp onların istediklerini söyleyelim. Söylemeyeceğiz. Bugün yapılan haksızlıklar yarın kimlik, kişilik tanımadan hepimize karşı yapılmaya devam edecek. O yüzden bizler her alanda mücadelemizi yükselterek devam etmek zorundayız."
“Bilinsin ki dostlar en kısa zamanda özgürlüklerine kavuşacaklar”
İzmir’de yaşanan eylemlerde gözaltına alınan üniversite gençlerinin yanlarında olduklarını belirten Yılmaz, “Son aldığımız bilgi, İzmir'de 215 İzmirli arkadaşımızın gözaltında olduğudur. Bilinsin ki dostlar en kısa zamanda özgürlüklerine kavuşacaklar. Ve bizler, her zaman yanlarında olacağız, onları hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız. Bu ülkedeki bütün yurtseverleri asla yalnız bırakmadan karanlığa geçit yok diyeceğiz. Ve aydınlık günler yakın diyeceğiz” diye konuştu.