TBMM Genel Kurulu... CHP'li Ağbaba: "Devletin çiftçiye dönüm başına koşulsuz, şartsız destek vermesi gerekiyor"

TBMM Genel Kurulu... CHP'li Ağbaba: "Devletin çiftçiye dönüm başına koşulsuz, şartsız destek vermesi gerekiyor"

(TBMM) - CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, "16- 17 ay boyunca Malatyalı çiftçi para kazanamayacak. Sadece bu yıl ürünü yanmadı, önümüzdeki yılın da ürünü yanıyor. Önümüzdeki yıl da kayısı tutmayacak, ceviz tutmayacak. Bir dönümün masrafına 10 bin deniliyor. Devletin hiç olmazsa bunun dönüm başına masrafını vermesi gerekiyor. Kayısı tutsa da aynı masraf yapılıyor, tutmasa da. Aynı ilaç, aynı gübre, aynı mazot, aynı sulamayı yapmak zorundasınız. Dolayısıyla bizim masrafımız sadece bugün değil önümüzdeki dönem de masrafımız olacak. Borçlanma oldu ama çiftçinin bunu ödeyecek gücü yok. Devletin dönüm başına koşulsuz, şartsız destek vermesi gerekiyor. Yoksa Malatya'nın hayatta kalması mümkün değil" dedi.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, TBMM Genel Kurulu'nda Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptığı konuşmada geçtiğimiz ay yaşanan ve pek çok ili etkileyen don felaketine değindi. TBMM'de konuya ilişkin araştırma komisyonunun da çalışmalarına bugün başlayacağını hatırlatan Ağbaba, şu ifadelere yer verdi:

"Umarım önümüzdeki dönemlerde çiftçinin alın terinin karşılığını aldığı bir dönemi yaşarız. Maalesef AKP iktidarı çiftçiyi devletin, ekonominin üzerine yük olarak gören bir anlayışla ülkeyi idare etmeye çalışıyor. Bunun sonucunda da artık her şeyi ithal eden bir ülke haline geldik. Eskiden okula gittiğimizde ilk öğrendiğimiz şeylerden bir tanesi Dünya'da kendisine yeten 7 ülkeden biriydik. Dönem dönem iklim nedeniyle çeşitli zararlar meydana gelir. En son 2014 yılında Malatya'da büyük bir felaket yaşanmıştı. O gün bile çeşitli bölgelerde ayakta kalan ürünler olmuştu. Ancak 12 Nisan gecesi büyük bir felaket oldu. Malatya bu felaketten yüzde yüz oranında tarım ürünlerini kaybeden il oldu. Sert çekirdekli bir tane meyvemiz yok. Kayısı, badem, kiraz, elma, ceviz ne varsa yandı bitti. Malatya'da bir bahçeye girdiğiniz zaman bunu gözlerinizle görürsünüz. Sadece ürünler yanmadı, dal, ağaçlar da yandı.

6 Şubat'ta Malatya büyük felaketi yaşadı ama ikinci depremi de şimdi yaşıyoruz. Bizim için kayısı deyince akla güven gelir. İnsanlar esnafı da çiftçisi de lokantacısı da kamyoncusu da kayısı deyince akıllarına güven gelir. Çoluğunun çocuğunun geleceği gelir. Gelinlik, defter, ayakkabı parası gelir. Malatya'da şu anda büyük bir psikolojik sorunla da karşı karşıyayız. İnsanlar büyük bir belirsizlikle karşı karşıya, ne olacağı belli değil. 12 Nisan'dan sonra burada bizim grubumuzun da önerisiyle bir araştırma komisyonu kuruldu, bugün de çalışmaya başlıyor ancak çok zor durumdayız.

"Çiftçinin borçların mutlaka bir yıl vadesiz olarak ertelenmesi gerekiyor"

Bir ayı aşkın bir süre geçti hala insanlar ne olacağını bekliyor, kimseden bir haber yok. Bu 16- 17 ay boyunca Malatyalı çiftçi para kazanamayacak. Sadece bu yıl ürünü yanmadı, önümüzdeki yılın da ürünü yanıyor. Önümüzdeki yıl da kayısı tutmayacak, ceviz tutmayacak. Bir dönümün masrafına 10 bin deniliyor. Devletin hiç olmazsa bunun dönüm başına masrafını vermesi gerekiyor. Kayısı tutsa da aynı masraf yapılıyor, tutmasa da. Aynı ilaç, aynı gübre, aynı mazot, aynı sulamayı yapmak zorundasınız. Dolayısıyla bizim masrafımız sadece bugün değil önümüzdeki dönem de masrafımız olacak. Borçlanma oldu ama çiftçinin bunu ödeyecek gücü yok. Artık çiftçinin ağaçlar kurumasın diye daha fazla ilaç atması lazım. Dolayısıyla devletin dönüm başına koşulsuz, şartsız destek vermesi gerekiyor. Yoksa Malatya'nın hayatta kalması mümkün değil.

Tarım Kredi ve Ziraat Bankasına olan borçların mutlaka bir yıl vadesiz olarak ertelenmesi gerekiyor. Sadece bunlara değil, özel bankalara da borçlar mutlaka ertelenmeli. Çiftçiye iki yıl sonra ödemesi başlayacak olan faizsiz krediler verilmeli, çiftçi ancak bu şekilde ayağa kalkabilir. TARSİM'in primleri çok yüksek olduğu için çiftçinin ancak yüzde 15'i sigorta ödeyebiliyor. Bu TARSİM'in de çiftçinin ulaşabileceği bir düzenleme yapılmalı. Çiftçinin sulama borcu da ertelenmeli."