TBMM Genel Kurulu'nda 23 Nisan Özel Oturumu… DSP Genel Başkanı Aksakal: "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı yürekten kutluyorum"

TBMM Genel Kurulu'nda 23 Nisan Özel Oturumu… DSP Genel Başkanı Aksakal: "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı yürekten kutluyorum"

(TBMM) - DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, "Bugün bizlere düşen görev millet egemenliğini yalnızca bir anayasal ilke olarak değil, hayatın her alanında hissedilen bir gerçeklik olarak yaşatmak, Meclisi milletin gür sesi, özgür iradesi hâline getirmektir. Bunu başardığımız ölçüde 23 Nisanın anlamına ve ruhuna sadık kalmış oluruz" dedi.

TBMM Genel Kurulu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve TBMM'nin açılışının 105. yılı dolayısıyla özel gündemle toplandı.

Özel oturuma, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş, Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, HÜDA PAR Genel Başkanı Zeki Yapıcıoğlu da katıldı.

Özel oturumu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yüksek yargı organlarının başkanları, eski Meclis Başkanları, yabancı misyon temsilcileri ve diğer davetliler locadan izledi.

"105 yıl önce atılan bu adım bugün dahi yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor"

DSP Genel Başkanı Aksakal, özel oturumdaki konuşmasında, iki kez gazilik ünvanı şerefine nail olmuş TBMM'nin açılışının 105'inci yıl dönümünün milletçe büyük coşku ve gururla idrak edildiğini belirtti.

23 Nisan 1920'nin, milletin kaderine sahip çıktığı, bağımsızlık iradesini tarihe kazıdığı kutlu bir gün olduğunu belirten Aksakal, şunları kaydetti:

"O gün dört bir yanı emperyalistlerin işgali altındaki bir ülkede yaşamak zorunda bırakılan halkın umutsuzluğa kapılmak yerine ayağa kalktığı, 'Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım' diyerek kutlu bir mücadele için kendi Meclisini kurduğu ve egemenliğini padişahtan alıp kayıtsız şartsız millete teslim ettiği yeniden doğuş günüdür. O gün dualarla açılan bu Meclis yalnızca bir yasama organı değil, tam bağımsızlık mücadelesinin karargahı, millet iradesinin yegane tecelligahı, aynı zamanda demokrasimizin de mabedi olmuştur. Tek kurucu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde halkın iradesini esas alan bu büyük devrim Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini atmakla kalmamış; bizlere demokrasi, hukukun üstünlüğü, özgürlük ve sosyal adaletin yolunu da açmış, diğer mazlum halkların bağımsızlık mücadelelerine de ışık olmuştur. 105 yıl önce atılan bu adım bugün dahi yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor."

"Türk dünyasına Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin de katılması gücümüze güç katacaktır"

Aksakal, partisinin bu büyük mirasın hem emanetçisi hem de savunucusu olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:

"Bu sebeple bizler halkın egemenliğine, sosyal adalete, fırsat eşitliğine ve çağdaşlaşmaya yürekten bağlı bir şekilde TBMM'nin yalnızca bir karar alma yeri değil, halkın talepleriyle yoğrulan, eşitliği, adaleti yaşatan bir vicdan olduğuna inanıyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten aldığımız ilhamla bu topraklar üzerinde ve kadim tüm Türk coğrafyasında binlerce yıldır kardeşçe yaşamış Türk milleti her inanç ve kökenden şehitlerinin kanlarıyla vatan yapılmış bu toprakları sarsılmaz iradesiyle sonsuza kadar vatan kılmaya da devam edecektir. Bu duygularımızın dost ve kardeş bildiğimiz Türk devletleri topluluğu üyesi ülkelerce de paylaşılması ve içselleştirilmesi, uluslararası ilişkilerde milli politikaların her şart altında ekonomik politikaların önünde tutulmasının sağlanması en önemli ödevimiz olmalıdır. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına damga vuracak olan Türk dünyasına Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin de katılması gücümüze güç katacaktır."

"Daha adil bir dünya kurmak mümkündür"

Aksakal, yaşanılabilir daha adil bir dünya kurmanın mümkün olduğunu belirterek, Atatürk'ün bu ideal ve düşüncelerle 23 Nisan'ı aynı zamanda dünya çocuklarına bir bayram olarak armağan ettiğini söyledi. Bu tercihin aslında onun engin devlet anlayışının ve ileri görüşlülüğünün en güzel göstergesi olduğunu belirten Aksakal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Atatürk çocuklara verdiği önemle gelecek kuşaklara çağdaş ve demokratik bir Türkiye bırakmanın sorumluluğunu bizlere hatırlatmıştır. Bu nedenle çocuklarımızı sevgi ve inanç değerleri yanında, daha iyi bir eğitimle, bilimle, sanatla, özgür düşünceyle, sorgulayabilen, yargılayabilen eleştirel bir akılla donatmalıyız. Bugün bizlere düşen görev millet egemenliğini yalnızca bir anayasal ilke olarak değil, hayatın her alanında hissedilen bir gerçeklik olarak yaşatmak, Meclisi milletin gür sesi, özgür iradesi haline getirmektir. Bunu başardığımız ölçüde 23 Nisan'ın anlamına ve ruhuna sadık kalmış oluruz.

Bu duygularımla, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaşları olmak üzere, bu Meclisi kuran ve yaşatan tüm kahramanlarımızı, ebediyete irtihal etmiş milletvekillerimizi saygı, rahmet ve minnetle anıyor, aziz milletimizin ve tüm dünya çocuklarının 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı yürekten kutluyorum. Ne mutlu Türk'üm diyene."

Öte yandan Aksakal, konuşmasının başında İstanbul'daki depremden etkilenen yurttaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti, Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder'in sağlıkla görevine ve sevenlerine kavuşmasını temenni ettiğini bildirdi.