Zirai don felaketi Meclis gündeminde... Veli Ağbaba: Her ilden çığlıklar yükseliyor, her evden ağıtlar yakılıyor. Memleket taziye evine dönmüş durumda

(TBMM) - CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, "2025 üretim sezonu başlamadan bitti. Her ilden çığlıklar yükseliyor, her evden ağıtlar yakılıyor. Memleket taziye evine dönmüş durumda, evlerden ölü çıkmış gibi herkes. Tarım Bakanlığı hikaye okumak yerine çiftçinin ne yapacağını anlatmalı. Kayısı nasıl tekrar hayat bulacak, o ağaçları nasıl kurtaracağız mutlaka ciddi öneriler getirmesi lazım. Bu sadece çiftçiyi değil hepimizi etkileyecek. Tüketici domates bulamayacak, kayısı, elma, şeftali bulamayacak. Malatya'da hesaplarımıza göre 550 bin kişiyi etkilemesini öngörüyoruz. Depremden dolayı yerle bir olmuş bir şehir nasıl yaşayacak? Çok önemli tedbirlerin alınması gerekiyor" dedi.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, zirai don felaketinden etkilenen çiftçilere ilişkin TBMM Genel Kurulu'nda kürsüye zarar görmüş kayısılarla çıkarak şunları söyledi:
"Bunlar Malatya'nın ve bölgenin en önemli geçim kaynağı. Sadece çağlalar değil dallar da yandı. İnsanların çocuğu gibi baktığı, çoluğundan çocuğundan kesip gelecek umutlarını yatırdığı dallar kurudu. Bu sadece bu yılki ürünün yanması anlamına gelmiyor. Bu önümüzdeki yıllarda da bu ağaçların meyve vermeyeceğini gösteriyor. Maalesef bu ağaçların birçoğu kesilme tehlikesiyle karlı karşıya. İnsanlar yaşamları boyunca gördükleri en büyük tarımsal felaketle karşı karşıya. Malatya, Maraş ve 11 ilimiz depremden etkilendi. Malatyalılar adeta ikinci depremi yaşıyor. 6 Şubat'ta insanlar canlarını kaybetti şimdi ocakları söndü ve gelecekle ilgili umutları kalmamış durumda. Sadece kayısı değil kirazların da tamamı yanmış durumda. Badem son yıllarda çokça ekiliyordu o da yanmış durumda. Elmamız, armudumuz, eriğimiz hiçbiri kalmadı. Bizim gibi tarıma dayalı ekonomide önümüzdeki dönem çok zor geçecek. Eğer bahçeyi, köyü görmediyseniz bu felaketin boyutunu uzaktan göremezsiniz.
Türkiye tarihinin yaşadığı en büyük felaketlerden biriyle karşı karşıyayız. Ülkenin tamamı dondu. 36 il bundan direkt etkilendi. Türkiye tarımda kendisine yeten nadir ülkelerden biriydi ama şimdi ithal etmediğimiz ürün kalmadı. Anayasa gereği verilmesi gereken hiçbir destek verilmedi, çiftçiye verilmeyen destek yandaşlara verildi. Çiftçilerin mazotuna verilmeyen destek yatlara, katlara verildi. Çiftçiye 2025 yılında verilmesi gereken destek 615 milyar iken 135 milyar veriliyor. Anayasal hakları çalınarak yandaşlara peşkeş çekiliyor. Şunu herkes bilsin ki tarımı hor görenler yarını zor görür.
"Bir tane çiftçinin evinin önüne icra götürürseniz iki elimiz yakanızda olur"
2025 üretim sezonu başlamadan bitti. Her ilden çığlıklar yükseliyor, her evden ağıtlar yakılıyor. Memleket taziye evine dönmüş durumda, evlerden ölü çıkmış gibi herkes. Tarım Bakanlığı hikaye okumak yerine çiftçinin ne yapacağını anlatmalı. Kayısı nasıl tekrar hayat bulacak, o ağaçları nasıl kurtaracağız mutlaka ciddi öneriler getirmesi lazım. Bu sadece çiftçiyi değil hepimizi etkileyecek. Tüketici domates bulamayacak, kayısı, elma, şeftali bulamayacak. Malatya'da hesaplarımıza göre 550 bin kişiyi etkilemesini öngörüyoruz. Depremden dolayı yerle bir olmuş bir şehir nasıl yaşayacak? Çok önemli tedbirlerin alınması gerekiyor. Çiftçi borçları almış başını gidiyor. Buradan haykırıyoruz; bir tane çiftçinin evinin önüne icra götürürseniz iki elimiz yakanızda olur. Cenazenin çıktığı evde örfümüze göre icra gönderilmez, borçlu gitmez.
TARSİM'e sigorta yaptıranlar Malatya'da yüzde 15'i geçmiyor, primleri yüksek. Bu yüzden TARSİM olsun olmasın herkese destek olunmalı. Sulama Birlikleri suya zam yaptı, bu zamlar geri alınmalı. Bu dönemde elektrik, su parası istenmemelidir. Borçlar faizsiz iki yıl ertelenmeli. Bu çiftçilere maddi destek verilmeli, zararı karşılanmalı."