Zeydan Karalar'dan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'a ziyaret... Karalar: "Bizim önerimiz şu; faizlerin tamamını silin, parayı 12 ayda tahsil edin"

Zeydan Karalar'dan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'a ziyaret... Karalar: "Bizim önerimiz şu; faizlerin tamamını silin, parayı 12 ayda tahsil edin"

(ANKARA) - Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkan Vekili ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ı ziyaret etti. Karalar, "Sorunlarımızın hepsini dikkatle dinledi, not aldı. Hatta bizden kısaca en acil yapılması gerekenlerle ilgili bir rapor istedi. Biz Genel Sekreter Yardımcımızla onu hazırlayıp, sunacağız. Bizim önerimiz şu; bir yapılandırma çıksın. Geçmiş faiz silinsin, daha düşük faizle yapılandırılsın. İki anaparayı kesin, ödediğimiz paranın tamamını anaparadan düşün, sonra faizi kesin. Üç, faizlerin tamamını silin. Parayı 12 ayda tahsil edin" dedi.

TBB Başkan Vekili ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ı Cumhurbaşkanılğında ziyaretinde Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce ve TBB Genel Sekreter Yardımcısı Ulaş Altun da yer aldı.

Ziyarette belediyelerin finansal sorunları başta olmak üzere, belediyeleri ilgilendiren çeşitli konular ele aldıklarını kaydeden Karalar, TBB Genel Merkezi'nde görüşmeye ilişkin gazetecilere açıklamalarda bulundu. Karalar, şöyle konuştu:

"Aslında bunu çok kez açıkladık. Belediyelerin çok sorunları var, yapısal, hukuk, maddi sorunları var, SSK, vergi borçlarının kesilmesi sorunları var. Oldukça çok büyük sorunları var. Biz arzu ettik ki TBB olarak hem Cumhur İttifakı'nın hem Millet İttifakı'nın belediye başkanları birlikte ziyaret edelim. Ben bundan bir süre önce Sayın Cevdet Yılmaz'dan randevu istemiştim. Fatma Başkan katılacaktı, Kahramanmaraş Belediye Başkanı katılacaktı. Son anda engeller çıktı herhalde gelemediler. Biz üç belediye Başkanımızla; Mersin Belediye Başkanı ve Eskişehir Belediye Başkanıyla katıldık. Sağ olsun çok nezaketle karşıladı. Sorunlarımızın hepsini dikkatle dinledi, not aldı. Hatta bizden kısaca en acil yapılması gerekenlerle ilgili bir rapor istedi. Biz Genel Sekreter Yardımcımızla onu hazırlayıp, ona sunacağız. Umarım çözüm bulabiliriz.

"Çok yüksek bir faizle belediyelerden kesinti yapılıyor"

Tabii şunu söyledik; Türkiye'de hiç görülmemiş bir şey oluyor. Belediyelerin borçları olur, şahısların borçları olur, devlet krizden ötürü olan borçları yapılandırır, geçmiş borcu azaltır ya da siler, yeni bir vade farkıyla adlandırır, zamana yayardı. Borçlar böyle ödenirdi. Şimdi ilk kez böyle Sayın Cumhurbaşkanımızın kararnamesiyle, faizlerle birlikte üstelik çok yüksek bir faizle belediyelerden kesinti yapılıyor. Yani yüzde 40 mesela Adana Büyükşehir Belediyesinden iki ayda yaklaşık 961 milyon para kesildi. Zaten gelen para toplamda 2 milyar. Bir milyarı kestiğiniz zaman, millete yapacağınız hizmetle ilgili herhangi bir şeyiniz kalmıyor, işçi parasını ödeyemiyorsunuz. Şimdi şöyle bir yayıldı ilk önce; bu borçlar CHP’li belediyenin borçları. Bakın ne kadar artmış? Kardeşim bundan altı sene önce işçi 2 bin lira maaş alıyor, şimdi 40 bin lira maaş alıyor. O zaman SSK ayda 10-15 milyondu, şimdi 100 milyon, 125 milyon. Dolayısıyla bu dönemde artmış olması çok normal. Kaldı ki ben en azından Adana için konuşayım; yaklaşık 400 milyon dolara yakın geçmiş borç ödedik. Yani bizim aldığımız geçmiş borçlar çok yüklü olduğu için SSK’nın ve bazen Maliye’nin borçlarını ödeyemedik. Tamam böyle bir borç var, birikti.

"Yapılandırma çıksın. Geçmiş faiz silinsin, daha düşük faizle yapılandırılsın"

Bizim önerimiz şu; bir; yapılandırma çıksın, geçmiş faiz silinsin, daha düşük faizle yapılandırılsın. İki; anaparayı kesin, ödediğimiz paranın tamamını anaparadan düşün, sonra faizi kesin. Üç; faizlerin tamamını silin, parayı 12 ayda tahsil edin. Bundan sonra şöyle bir kuşku var; 'Belediye başkanlarının bir bölümü bu mali disiplini sağlayamıyorlar, yönetimi çok doğru kullanmıyorlar. Dolayısıyla bir daha borç birikir.' Öyle bir şey de söz konusu olmaz artık. Çünkü kararnameyle her an siz birikmiş borçları kesebilirsiniz. Ona da önerim şu oldu, dedim ki 'Siz bu dağ gibi birikmiş borçları bizim önerdiğimiz gibi çözün. Arkasından SSK'sını, vergisini ödemeyen belediyenin bir ay sonra tepeden gelirinden kesin.' Mesele biter yani. Bu tabii bu birinci sorun.

İkinci sorun, belediyeler arasında çok ciddi bir gelir dağılım haksızlığı var. Yani kişi başına 4 bin lira alan da var, kişi başına 16 bin lira alan da var. Şimdi yani bugün Antep'in, Maraş'ın, Adana'nın ne kabahati var? Biz kişi başına 4 bin lira ile millete hizmet edeceğiz. Bir de 16 bin liraya hizmet edecek. O zaman çok ciddi avantaj olur. Adaletin sağlanması gerekir. Evet, biz biliyoruz depremdi, pandemiydi, dünya ekonomisinin ters gitmesinden dolayı bizim de zorluklarımız vardı. Depremde çok ciddi harcamalar oluyor devletimizin. Biz dedik ki 'Bunu kabul edelim. En azından 2026’dan sonra buna başlayalım.' Bu sorunlar çözülebilir. Yani bugün 2 milyar, 2,5 milyar ayda para ayırsa düşük geliri olan belediyelere dağılsa alsa bu iş kökünden çözülür.

"Belediyelerin pandemide ve depremde ne kadar önemli kurumlar olduğu olduğu ortaya çıktı"

Netice itibarıyla biz Türkiye halkına, Türk milletine hizmet ediyoruz. Benim iddiam şu; Ankara hiçbir şeyden endişelenmemeli. Hangi yönetim olursa olsun, biz millete hizmet ettiğimiz için ne kadar iyi hizmet edersek, insanlar ne kadar mutlu edersek bunun Ankara'ya olumlu yansımaması da mümkün değil. Dolayısıyla hani biz onların yardımcısıyız, onların hasmı, onların karşıtı falan değil, onların yardımcılarıyız. Zaten belediyelerin pandemide ve depremde ne kadar önemli müesseseler olduğu, kurumlar olduğu ortaya çıktı bir kez de. Özellikle küresel ısınmanın artık çok olumsuz dünyayı etkilediği bir dönemde yine belediyelere çok görev düşüyor. Demek ki biz belediyeleri rahat çalışmasını sağlamak için tedbirler almalıyız ve bunların dışında da başka sorunlar var.

"Maliye ve SSK borcu olan belediyelerin borçlanmasına müsaade etmeyeceğiz diyor"

Çevre Şehircilik Bakanı ile mesela ihdasları konuştuk. Daha önce belediyeler bir imarla ilgili bir şey yaptıkları zaman küçük parçalar ihdas ederlerdi. Bunları kendilerine ya satarlardı, gelir elde ederlerdi ya da orada millete hizmet yaparlardı. Onu da elimizden aldılar. Şimdi mesela Maliye Bakanlığının son bir genelgesi var. Metro ihalesini biz onaylattık Sayın Cumhurbaşkanımıza. Girişimleri yaptık. Kredi görüşmeleri yapıyoruz, başlayacağız. Şimdi bir genelge yayınlandı. 'Maliye ve SSK borcu olan belediyelerin borçlanmasına müsaade etmeyeceğiz' diyor. Şimdi biz borcu bulmuşuz, Hazine garantisi de istemiyoruz. Yani buna da bir çözüm bulmaları lazım. Yani bununla ilgili belediye başkanlığı özlük hakları falan da var. Bunların hepsini konuştuk. Yani çok nezaketli, çok anlayışlı, çok güzel bir görüşme oldu. Biz tabii bir sonuç bekliyoruz. Bunlar güzel ama sonuç olmazsa bunların bir faydası olmaz. Ben Sayın Maliye Bakanı'na söylediğim gibi Sayın Cevdet Yılmaz’a da söyledim ‘Peşinizi bırakmam, sorun çözülünceye kadar gelir giderim’ dedim."

"Biz artık bütün belediyelere karşı sorumluyuz"

Karalar, "Görüşmeler gerçekleştirdiniz, kendi ifadeniz olmuştu. Bu görüşmelerden sonuç alamazsak Cumhurbaşkanı Erdoğan'a kadar randevu talep edeceğinizi dile getirmiştiniz. Bundan sonraki adımlar bu şekilde mi ilerleyecek?" sorusuna, "Tabii. Biz artık bütün belediyelere karşı sorumluyuz. Belediyelerin ciddi sıkıntıları varsa kendi halklarına, kentlerindeki, ilçelerindeki, beldelerinde ki halka hizmet edemiyorlarsa bunları engelleri kaldırmak ile ilgili bizim girişimde bulunmamız son derece doğal. Biz onlara karşı da sorumluyuz. O sorumluluğu da yerine getirmek bizim görevimiz" yanıtını verdi.

"Maliye Bakanlığı'nın çok paraya ihtiyacı var, hemen faizleri silsin, 12 ayda tahsil etsin"

Zeydan Karalar, Hazine'ye vergi borcu ve SGK'ya prim borcu olan belediyelerin dış finansman sağlamasına getirilen kısıtlamaya yönelik düzenlemenin hatırlatılması üzerine, "Eğer Hazine garantisi istiyorsanız, eğer bir belediyenin onu ödeme gücü yoksa şunu söyleyebilir; 'senin ödeme gücü yok, borcu alıyorsun bana kalacak.' Ben Hazine garantisi istemiyorum. Beni rahat bırak. Yani biz talepte bulunurken makul ve mantıklı taleplerde bulunuyoruz. Çözülmesi mümkün olmayan, olması mümkün olmayan hiçbir şeyi talep etmiyoruz. Hani 'borçlarımızı silin, vazgeçin' de demiyoruz. Maliye Bakanlığı'nın çok paraya ihtiyacı var, hemen faizleri silsin, 12 ayda tahsil etsin" dedi.