CHP'nin cumhurbaşkanı adayı ön seçim toplantısı... Ekrem İmamoğlu: “Hepimizi yasaklasan ne olur? Bu memleketin her bir ilçesinden, köyünden bir İmamoğlu karşına dikilir”

(ANKARA) - İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanlığı ön seçim adayı Ekrem İmamoğlu, "Sanıyorlar ki ellerindeki geçici yetkilerle milletin kararına el koyabilirler, sanıyorlar ki mahkemelerde halkın partisini durdurabilirler. Zavallılar, çaresizler, acizler. Onlara buradan hatırlatalım CHP halkın kendisidir, halktır halk. Halkı durduramazsın, engelleyemezsin, kapatamazsın. İmamoğlu da bu halkın, milletin oğludur, evladıdır. Onu milletin elinden alamazsın. Sanıyorlar ki İmamoğlu’nu aday yapmazlarsa kurtulurlar. Şu salonda kaç tane İmamoğlu var biliyor musun? Hepimizi yasaklasan ne olur. Bu memleketin her bir ilçesinden, köyünden bir İmamoğlu karşına dikilir. Buradaki her milletvekili her bir CHP’li il başkanı, herbir kadın kolları başkanı, her bir Gençlik Kolları Başkanı, her bir CHP neferi bizim Cumhurbaşkanı adayımızdır” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanlığı ön seçim adayı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla, Parti Genel Merkezi'nde ''Gel, Seç, Tarihe Geç'' sloganıyla düzenlenen Ön Seçim Toplantısı yapıldı. İmamoğlu, şunları söyledi:
"Partimiz aday belirleme kararı verdi. Toplumda büyük bir heyecan oluşturdu. Halkımız bu iktidarın rakipsiz olmadığını güçlü bir seçeneğinin olduğunu gördü ve çok umutlandı. Rakibimiz büyük panik yaşıyor. Çünkü onlar bugüne kadar kendilerini rakipsiz zannettiler. İktidarlarını sonsuz zannettiler. CHP’yi birlik sağlayamaz, kendi iç gerilimlerinde boğulur siyaset sahnesini onlara bırakır zannettiler. Korkuyorlar bu milletin onlara verdiği yetkiyi, onun için sonuna kadar istismar etmeye başladılar. Benim hakkımda 25 yıla kadar bir hapis cezası kurguladılar ve istiyorlar, siyasi yasak istiyorlar. Partimizin kurultayını iptal etmek ve partimize kayyum ataması için süreç takibi yapıyorlar. Gözleri o kadar kararmış ki bu milletin yaptığı tercihleri asla zalimlerin zulmüne kurban etmediklerini asla seçimlerin özellikle tercihlerinin, seçme yetkisinin elinden alınmasına asla izin vermediğini unutmuşlar. Sanıyorlar ki ellerindeki geçici yetkilerle milletin kararına el koyabilirler, sanıyorlar ki mahkemelerde halkın partisini durdurabilirler. Zavallılar, çaresizler, acizler. Onlara buradan hatırlatalım CHP halkın kendisidir, halktır halk. Halkı durduramazsın, engelleyemezsin, kapatamazsın. Ekrem İmamoğlu da bu halkın, milletin oğludur, evladıdır. Onu milletin elinden alamazsın. Sanıyorlar ki Ekrem İmamoğlu’nu aday yapmazlarsa kurtulurlar. Şu salonda kaç tane İmamoğlu var biliyor musun? Hepimizi yasaklasan ne olur. Bu memleketin her bir ilçesinden, köyünden bir Ekrem İmamoğlu karşına dikilir. Buradaki her milletvekili her bir CHP’li il başkanı, herbir kadın kolları başkanı, her bir Gençlik Kolları Başkanı, her bir CHP neferi bizim Cumhurbaşkanı adayımızdır.
"Bu yola kaprisle, egoyla, tek başına çıkılmaz. Bu yolda hepimiz varız, hep birlikteyiz"
İcraatçı ve halkçı CHP’li belediyelerin büyük başarısının mimarı kıymetli başkanlarımızın her biri adayımızdır. İmamoğlu bu yolculukta kendi adına aday değil. Diyeceksiniz ki ha Ekrem İmamoğlu aday ha ben adayım. Bu inanca dönük bir yol haritası ve bu yolculuğuna büyük bir davet var. Yani yıldırıp sindirip, korkutup, milletin seçimini, iradesini yüz üstü bırakacağımızı sanıyorlar. Bu kararlı gözlerden o bir çift mavi gözlerdeki kararlılığı görebilirsiniz. Bizim gözümüze o gözümüzün içine baktıkça sizi o çaresizliğinizi hatırlatmaya devam edeceğiz; acizliğinizi, korkunuzu hatırlatmaya göstermeye devam edeceğiz.
Bizim tek derdimiz var. Bir avuç insanın yerle bir ettiği devlet yapısını, hukuk sistemini, demokrasiyi, eğitimi, sağlığı yeniden inşa etmek. Devleti bir avuç insanın değil milletin çıkarlarının, güvenliğinin bekçisi haline getirmek. Bizim devlet geleneğimizde insanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışı vardır. Bu amaç her şeyden önce makama değil mücadeleye odaklanmayı gerektiriyor. Bu mücadele milletin onayını, seçim kazanmayı, ülkeyi iyi yönetebilmeyi gerektiriyor. İşte bunun için yola çıkıyoruz. Bu yola kaprisle, egoyla, tek başına çıkılmaz. Bu yolda hepimiz varız, hep birlikteyiz. Bu yolda sadece CHP’liler değil milletimiz de var. Bu yolda ortak akıl var, iş bölümü var, rol dağılımı var. Bu yola siz yol arkadaşlarımla birlikte çıkıyorum.
"Bu yola kendime güvendiğim kadar size güvendiğim için çıkıyorum. Bütün engelleri birlikte göğüsleyeceğimiz için huzurluyum"
Bu yola kendime güvendiğim kadar size güvendiğim için çıkıyorum. Bütün engelleri, bedelleri, badireleri birlikte göğüsleyeceğimiz için rahat, huzurlu ve mutluyum. Bu yolda dalga dalga büyüyeceğimize, çoğalacağımıza umudu sarsılmış, hayalleri tarumar edilmiş bütün vatandaşlarımızı özellikle gençlerimizi ve kadınlarımızı yanımızda göreceğimize yürekten inanıyorum. Onun için bugün bu salondan çıkacağız ve memleketimizin dört bir yanına dağılıp üyelerimizin her biri ile tek tek buluşacağız. Birliğimizi, dirliğimizi cümle aleme göstereceğiz var mıyız? Aday belirleme kaygımızdan telaşlanan o bir avuç siyasi elit, kendi tabanlarına hesap vermekten korkuyorlar. Şimdi kendi tabanları da ön seçim ister diye korkmaya başladılar. Çünkü demokrasiye, kimseye sormaya alışık değiller. Çünkü sadece bir kişi ne derse o oluyor. Çok büyük telaşları var. Partimizin aday kararı bu baskıcı iktidara rakipsiz olmadığını, gündemi de rakiplerini de kendilerinin belirlemeyeceğini buradan net bir şekilde gösterdi. Partimizin ön seçim kararı ilk defa gerçekleşen bir demokrasi devrimine yol açtı. Türkiye’ye tek adamcı, tepeden inme siyaseti dayatmak isteyen zihniyet onun için ön seçimden korkuyor. Korkacaklar, korksunlar. Çünkü onlar ülkeyi seçimsiz, sandıksız yönetme hevesleri kuruyorlar. Ama biz onlara bu fırsatı vermeyeceğiz.
"Halksız siyaset heveslerini kursaklarında bırakacağız"
Halksız siyaset heveslerini kursaklarında bırakacağız. Bu memleketi salon konuşmalarından ve salon siyasetinden hep birlikte kurtaracağız. Üyeler partilerin vatandaşlar ise ülkenin sahibidir. Onlar ne derse olur. Millet devletin efendisidir. Millet ne derse odur. 23 Mart’ta ülkemizin dört bir yanında gerçekleştireceğimiz demokrasi şöleni milletin umudu, sandık korkusu yaşayanların da kabusu olacak. Biz CHP’liler olarak bu bozuk düzeni değiştirme kararını göstereceğiz. Sonrası da çığ gibi gelecek. 23 Mart’ta ön seçim sandığından çıkacak tüm üyelerimizi de arkamıza alıp toplumun tüm kesimleriyle buluşacağız. Partizanlık yapmayacak, hep birlikte kurtuluş mücadelemiz çoğalta çoğalta milletin Türkiye’yi ayağa kaldıracak iktidarını kuracağız.
"Sonu hiç gelmeyecekmiş gibi duran bu karanlıktan yorulmuş, bitap düşmüş olan büyük milletimize sesleniyorum"
Buradan aziz milletimize seslenmek istiyorum. İsraf, iş bilmezlik ve özellikle kimin nasıl yönettiği belli olan, kibrin sebep olduğu ekonomik krizden, yaşanan derin yoksulluktan, her gün kriz yaratan siyasetten, giderek artan toplumsal çürümeden, adalet, eğitim ve sağlık sistemlerimizdeki çöküşten, her yere üşüşmüş olan mafya ve çetelerden, iş kazasında, yangında, depremde ihmal sebebiyle yaşanan ölümlerden ve sonu hiç gelmeyecekmiş gibi duran bu karanlıktan yorulmuş, bitap düşmüş olan büyük milletimize sesleniyorum. Müsterih olun, içinizi ferah tutun. Şafak söküyor, uzun ve zahmetli bir yola çıkıyoruz, bu düzeni değiştirmek, umudu ve güveni yeniden inşa etmek artık bu karanlıktan yorulan milletimizi iyileştirmek, Türkiyeyi dünyada hak ettiği noktaya yükseltmek için yola çıkıyoruz.
"Milletimiz için milletimizle beraber büyük bir yolculuğa çıkma vakti gelmiştir"
Kıymetli yol arkadaşlarım kesinlikle bir davamız, derdimiz, hayalimiz var. Derdimiz Türkiye’dir. Davamız devleti güçlü, demokratik ve adil; milletimizi huzurlu ve özgür kılmaktır. Hayalimiz ülkemizi dünyanın en güçlü ve en zengin ülkeleri arasında görmektir. Yükü omuzlamanın vakti gelmiştir. Omuz omuza, kol kola yolculuğun vakti gelmiştir. Sorumluluk almak için kendimize güveniyoruz. Çünkü yalnızca büyük bir davaya ve sevdaya değil aynı zamanda sağlam bir plana ve bu planı hayata geçirecek güçlü kadrolara sahibiz. Bu kadrolar başta CHP’li kadrolar ama daha da ötesi milletimizin evlatlarıdır. Milletimiz umuda muhtaç bir büyük Türkiye hayaline açken aklın, bilimin ve devletimizin tarih, tecrübe ve birikiminin yolundan ayrılmadan, çalışmaktan yorulmadan, hizmetten geri durmadan, mazeret değil marifet üreterek, sorun değil çözüm üreterek Allah’ın verdiği aklı milletin geleceği için kullanarak milletimiz için milletimizle beraber büyük bir yolculuğa çıkma vakti gelmiştir."
(SÜRECEK)